MHP Genel Başkanı Devlet Bahçeli, bayram namazının ardından merhum Alparslan Türkeş’in Beştepe’deki mezarını ziyaret etti.
Bahçeli, buradan ayrılırken, basın mensuplarına açıklamada bulundu ve soruları yanıtladı.
Ramazan Bayramı’nın, bayramın tüm değerlerinin tahrip edildiği, birlik, beraberlik, kardeşlik, sevgi, saygı ve ortak değerlerin sarsıldığı bir süreçten sonra gerçekleştiğini ifade eden Bahçeli, şöyle devam etti:
“15 Temmuz katliam ve ihanet günüdür. O günden bugüne 346 gün geçmiştir. 21 gün sonra 15 Temmuz darbe teşebbüsünün birinci yılı anılacaktır. Böyle bir süreç çok yönüyle değerlendirilmelidir. 346 gün içerisinde ne olmuştur? Darbenin bütün tesirleri kaldırılmış mıdır? Türkiye bir normalleşme ve istikrar sürecine girmiş midir? Bu gibi konular için 3 günlük bayram süreci başta ülkeyi yönetenler olmak üzere hepimizin değerlendirme yapacağı ve düşüneceği bir gün olmalıdır. MHP olarak bu anlayışla hareket etmekteyiz.”
Bahçeli, hala Fetullahçı Terör Örgütü (FETÖ) ve PKK ile mücadelenin sürdürüldüğüne işaret ederek, Ortadoğu’da ve Türkiye’de de önemli sosyal, ekonomik sıkıntılarla dış politikada farklı yorumların tartışıldığı bir dönemin yaşandığını söyledi.
Bahçeli, şunları kaydetti:
“Bütün bunlarla ilgili olarak önümüzdeki günler iyi değerlendirilmelidir. Ne yapılmalıdır? PKK terör örgütü ve FETÖ’nün kökü kazınmalıdır. 249 şehidimizin, 2 bini aşkın gazimizin katliamına vesile olan davranışların mahkemeleri fazla uzatılmamalıdır. Bomba atan belli, atıldığı yer belli, şehidimiz belli. Hala mahkemede bu sürüncemede bırakılıyor. Bu mutlaka sonlandırılmalıdır. PKK ile mücadelemiz de aynı şekilde sürdürülmelidir. Yani 2017 yılı son 6 ay içerisinde Türkiye’de FETÖ ve PKK terörünün kökü kazınmalıdır. Türkiye’ye yönelik içten ve dıştan her türlü tehdit unsurları ortadan kaldırılmalıdır.”
“Yürürken düşünmesini tavsiye ederim”
CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu’nun, partisinin İstanbul Milletvekili Enis Berberoğlu’nun tutuklanmasına tepki amacıyla Ankara’dan İstanbul’a başlattığı yürüyüşe değinen Bahçeli, sözlerini şöyle sürdürdü:
“Sayın Kılıçdaroğlu bey şu an adalet için yürüyor. Yürüyüş sırasında bazı kavramlar kullanıyor. Bu kavramların açıklığa kavuşması lazım. Sayın Kılıçdaroğlu, 15 Temmuz’dan neyi anlıyor? 18 Temmuz’dan neyi kastediyor? İkisi arasındaki fark ne anlama geliyor? Böyle bir kanaat değişikliği nereden kaynaklanıyor? Bunların kamuoyuyla paylaşılması lazım. Kılıçdaroğlu’nun konuşmasına bakılırsa 18 Temmuz’da bir sessiz devrim var ama milletin 249 şehidiyle Türkiye’nin birliğini, dirliğini, devletini koruyan bir mücadelesi olarak da 15 Temmuz ihanet darbesinin olduğu gün var. Kemal Kılıçdaroğlu bunlardan hangisini tercih ediyor? Tercih sebeplerini açıklaması lazım. Yürürken düşünmesini tavsiye ederim.”
“MHP ikilemli bir parti değildir”
Gazetecilerin, Kılıçdaroğlu’nun yürüyüşü sırasında bozkurt işareti yaptığını hatırlatmaları üzerine Bahçeli, “Bozkurt işareti samimiyse başımın üstünde yeri var. Yok ülkücü camiayı kandıracağını zannediyorsa, kendi kanıyor farkında değil.” dedi.
Bahçeli, “Meclis iç tüzüğü ile ilgili AK Parti’den size gelen bir teklif söz konusu, o teklife bir yanıt verilecek mi?” sorusuna ise şu yanıtı verdi:
“Şu an MHP’nin Başkanlık Divanı konu üzerinde durmuştur. Bayram sonrası perşembe günü Merkez Yönetim Kurulu’nda tekrar görüşülecektir. Anayasa değişikliğine cumhurbaşkanlığı hükümet sisteminin gelişinde, görüşü ve katkısı olan bir siyasi hareket olarak bu yapılanmanın bütün unsurlarıyla toplum ve devlet hayatına uygulanmasında gerekli olan değişikliklerde MHP vardır ve önerileriyle de daha sağlıklı bir yapılanmaya gayret gösterecektir. MHP dün Anayasa değişirken ‘evet’ deyip, iç tüzük ve ona benzer uyum yasalarına ‘hayır’ diyecek ikilemli bir parti değildir.”