Kira anlaşmazlığında 1 Eylül itibarıyla zorunlu arabuluculuk dönemi başlıyor. NTV yayınına katılan Adalet Bakanı Yılmaz Tunç, 1 ay içinde uzlaşma sağlanırsa mahkemeye gidilmeyeceğini ve tarafların anlaştığı takdirde yüzde 25 sınırının aşılabileceğini söyledi. Bakan Tunç, kat mülkiyeti davalarının da zorunlu arabuluculuk kapsamında olduğunu belirtti. Yargıtay Başkanı Mehmet Akarca’nın ”Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığı” adının ”Ülke Başsavcılığı” olarak yeniden yapılandırılması önerisi de sorulan Bakan Tunç, ”Düşünce aşamasında, henüz olgunlaşmış bir öneri değil.” dedi. Süresiz nafaka tartışmalarına ilişkin de konuşan Adalet Bakanı, aile hukukunu sil baştan ele alacaklarını ifade ederek ”Boşanma, tazminat, nafaka sorunları ile ilgili arabuluculuk olabilir.” diye konuştu.
Kat mülkiyeti davalarının da zorunlu arabuluculuk kapsamında olacağını söyleyen Bakan Tunç, ”1 ay içinde uzlaşma sağlanırsa mahkemeye gidilmeyecek. Tabii anlaşmak zorunda değil taraflar. Yargı yolu açık kapatılmıyor. Anlaşma sağlanabilirse konu dostane bir şekilde çözülmüş olacak.” dedi.
Bakan Tunç, kira miktarının da konuşulabileceğini ve iki tarafın da anlaşması halinde yüzde 25 sınırının aşılabileceğini belirtti.
Adalet Bakanı Tunç, Yargıtay Başkanı Mehmet Akarca’nın ”Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığı” adının ”Türkiye Başsavcılığı” olarak yeniden yapılandırılması önerisinin ise olgunlaşmadığını henüz düşünce aşamasında olduğunu söyledi.
Süresiz nafaka tartışmalarına ilişkin de konuşan Adalet Bakanı, aile hukukunu sil baştan ele alacaklarını ifade ederek ”Boşanma, tazminat, nafaka sorunları ile ilgili arabuluculuk olabilir.” diye konuştu.
Bakan Tunç’a yöneltilen sorular ve yanıtları şöyle…
Yargıtay Başkanı Mehmet Akarca, ”Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığı”nın ”Ülke Başsavcılığı” olarak yeniden yapılandırılmasını önerdi. Sınır ötesi, organize ve terör suçlarına bakacak. Nasıl değerlendiriyorunuz bu öneriyi?
Bu öneri bir düşünce aşamasında henüz olgunlaşmış bir öneri değil. Daha önce de Yargıtay Başkanımız ile ikili sohbetlerimizde dile getirilen bir husustu Türkiye Başsavcılığı. Özellikle yurt dışında Türkiye aleyhinde işlenen suçlar var bunlar TCK’da yetki ve zaman bakımından nasıl soruşturulacağını yönelik düzenlemeler TCK ile belirlenmiş burada bazı ihtiyaçlardan bahsediyor Yargıtay Başkanımız. Henüz daha düşünce aşamasında.
Kira davalarında arabuluculuk uygulaması yarın başlıyor. Sistem nasıl işleyecek? Uzayan dava süresi sorunu çözülecek mi? Hem kira tespit hem tahliye davaları için geçerli mi? Arabulucularda yeni bir iş yükü sistemi kaldırır mı?
1 Eylül itibarıyla zorunlu arabuluculuk dönemi başlıyor. Kat mülkiyeti davaları da zorunlu arabuluculuk kapsamında. 1 ay içinde uzlaşma sağlanırsa mahkemeye gidilmeyecek. Tabii anlaşmak zorunda değil taraflar. Yargı yolu açık kapatılmıyor. Anlaşma sağlanabilirse konu dostane bir şekilde çözülmüş olacak. Kira miktarını da konuşabilirler iki taraf istedikten sonra yüzde 25 sınırı da aşılabilir. Buradaki yüzde 25 sınırı şudur ev sahibi kiracısına yüzde 25’in üzerinde bir kira artışını dikte edemez. Eğer kiracı ile kiralayan anlaşıyorsa o ayrı bir konu. Süre ortaya koyabilir tahliye taahhütü ile ilgili konu var.
Deprem bölgesindeki soruşturmalarda son durum nedir?
974 savcı ve hakim ilk anda bölgede görevlendirildi. Soruşturmalar sonucunda 27 bin 124 dava açıldı. Hasarlı binalarda vatandaşın can güvenliğini düşünmeliyiz.
Salgın izinleri sona erdi yasal düzenleme kapsamında olmayanlar cezaevine geri döndü. 9 bin 56 mahkum geri dönmedi. Son sayılar bunlar mı? Ne olacak bu kişiler?
Covid izni 31 Temmuz 2023’te bitti Nisan 2020’de başlamıştı. Salgın döneminde cezaevlerinde büyük bir risk oluşmuştu. O risk dikkate alınacak açık cezaevlerindekiler Covid iznine çıkarıldı. Dışarıda Covid izninde bulunan 120 bin 419 hükümlü vardı. 19 bin 159 kişi açık cezaevlerine geri dönmek zorunda kalacaklardı 9 bin 56’sı izinden geri dönmedi. Bunlar firar durumunda olurlar. Bunlar yakalandıklarında açık cezaevlerinde değil kapalı cezaevlerinde barındırılacaklar.
Süresiz nafaka tartışması…
Özellikle aile hukuku ile ilgili geniş bir çalışmamız var. Aile hukukunu sil baştan ele alacağız. Aile hukukunda arabuluculuğu getirmek lazım. Şu anda aile hukukunda mümkün değil. Aslında birçok ülkede aile hukuku alanında arabuluculuk uygulaması iyi gidiyor. Türkiye’de de aile hukukunda arabuluculuk söz konusu olursa. Boşanma, tazminat, nafaka sorunları ile ilgili arabuluculuk olabilir. Vatandaşların mağduriyetini gidermemiz lazım. Her iki tarafı da dikkate alarak bir çözüm bulunmalı.