Antalya’nın Kemer ilçesi Tekirova beldesinde yer alan milattan önce 7’nci yüzyılda kurulan Phaselis Antik Kenti, Likya’nın önemli ticari limanları arasında bulunuyor.
Geniş ve görkemli bir caddenin, tiyatro, agora gibi pek çok kalıntının görülebileceği şehir, eşsiz deniziyle de ziyaretçilerini büyülüyor.
Limanları, agoraları ve şehir sikkeleri üzerindeki gemi betimlemeleri Phaselis’in ticari liman hüviyetini vurgular nitelikteki özellikleri arasında yer alıyor.
Kent yapıları ve nekropolis alanıyla dikkati çeken Phaselis Antik Kenti, tarih ile doğanın iç içe olduğu sahilleriyle yerli ve yabancı turistlerin vazgeçilmezleri arasındaki yerini koruyor.
Yerli ve yabancı turistler, milli park statüsündeki antik kente karadan araçlarıyla, denizden yat turlarıyla gelebiliyor.
Tarihi milattan önce 309’a kadar uzanan kenti ziyaret eden turistler, tarihi eserlerin yanı başındaki koylarda çamların altından denize girmenin tadını çıkarıyor.
ANTİK PARFÜMÜN İZİNDE
Antik çağda parfüm üretimiyle öne çıkan Phaselis Antik Kenti, Akdeniz Uygarlıkları Araştırma Enstitüsü tarafından yürütülen yüzey araştırmasıyla eski ihtişamına kavuşacak
Antik kentin sadece arkeolojik yapısı değil, fauna ve florası da mercek altına alınacak. Phaselis’teki parfüm üretimini de inceleyecek bilim insanları, parfüm yapımında hangi bitkilerin kullanıldığını tespit ederek, antik çağın kokularını günümüze taşıyacak.
ANTİK ÇAĞIN PARFÜMLERİ PHASELİS’TENDİ
Akdeniz Uygarlıkları Araştırma Enstitüsü Müdürü Prof. Dr. Murat Arslan, antik çağda Phaselis’in parfüm üretimiyle öne çıktığını ifade etti.
Burada üretilen parfümlerin Atina ve Rodos’a gönderildiğini belirten Arslan, “Amaçlarımızdan birisi de bu. Hangi bitkilerden ne çeşit parfümler üretiliyordu, bulmak. Deneysel olarak bu bitkilerin tekrar bulunmasını ve endemik olarak üretilmesini sağlamak istiyoruz” dedi.
Parfümlerin üretildiği imalathanelerin bugüne kadar bulunamadığına işaret eden Arslan, yapılan araştırma neticesinde parfüm yapımında kullanılan bitkileri tespit ederek Phaselis’e özgü kokuyu deneysel olarak üretmeyi hedeflediklerini bildirdi.
Bölgeyi gezmeye gelen turistlere de parfüm üretiminde kullanılan bitkileri tanıtmak istediklerini kaydeden Arslan, “Kent içinde imalathaneler olduğunu düşünüyoruz ama bunun için ileri düzeyde kazıların yapılması gerekiyor” diye konuştu.
Arslan, geçen sene yürütülen çalışmalarda, ana limanın üzerinde ve bir kısmı halen deniz içinde bulunan dükkanlarda, kumaşa mor rengi vermekte kullanılan bir deniz canlısı olan purpuraya rastladıklarına dikkati çekti.
Mor rengin antik çağda “imparatorların kullandığı renk” olarak bilindiğine değinen Prof. Dr. Arslan, Phaselis’in lüks malzemelerin üretildiği, tüccarları aracılığıyla bu ürünleri Karadeniz ve Mısır’a kadar pazarlayan insanların yaşadığı bir yerleşim yeri olduğunun altını çizdi.
Kemer Belediye Başkanı Necati Topaloğlu, konu ile ilgili yaptığı açıklamada, Phaselis Antik Kenti’ni her yıl çok sayıda yerli ve yabancı misafirin ziyaret ettiğini söyledi.
Kemer’in deniz, kum ve güneşin yanı sıra antik kentleri ile de cazibe merkezi olduğunun altını çizen Başkan Topaloğlu, “Phaselis Antik Kenti, zamanında hamamları, tiyatroları caddeleri, limanları ile çok meşhurmuş. Yıllar önce burada yaşamın nasıl olduğunu ancak burayı ziyaret ederek anlayabiliyorsunuz. Herkesin buranın tarihi dokusunun havasını içine çekmesi gerekiyor. Çevremizi ve doğamızı koruyarak tarihimizi de bilmemiz gerekiyor” diye konuştu.
İHA – NTV