Ev yemeklerinin ağırlığı giderek azalıyor.
Olay Gazetesi’nde pazartesi günleri uyarıcı ve öğretici yazılar kaleme alan Dr. Mete Ekşioğlu, bugün köşesinde anne yemeklerinden uzaklaşmanın yaratacaığı tehlikelere ve sağlık sorunlarına dikkat çekiyor.
Ekşioğlu’na göre sağlıksız beslenmek insan bedeninde 4 büyük eksikliğe neden oluyor ve bu eksikler de hem bedensel, hem de zihinsel açıdan sayısız sağlık sorununun kapısını aralıyor.
Gençlik başımda duman
Hababam Sınıfı serilerinin unutulmaz şarkılarındandır. Gençlik başımda duman, ilk aşkım ilk heyecan, yuvarlanıpta kaçan ateş böceğimisin diye devam eder. Buradaki duman soyut bir kavramdı. Ancak şimdiki gençleri öyle bir duman sardı ki ne baş, ne göz ne beyin ne de bağırsaklar sağlam kaldı.
Baktığım hastalar içinde fast food tarzı beslenen, şekerli ve asitli içecekleri kullanan, hazır ve rafine gıdalar ile beslenen ev yapımı yemeklerden uzak duran gençlerde bakın hangi önemli besin parçacıkları eksik ve nelere yol açıyorlar.
1. Probiyotik Eksikliği
Öncelikle Probiyotik eksikliği ve beraberinde bağırsaklarda kandida denilen mantarın fazlalığı çok sık karşımıza çıkıyor. Dışkılama bozuklukları, hazımsızlık, şişkinlik, yaygın ve huzursuz eden karın ağrıları, geğirti, reflüye ait yakınmalar ve depresif ruh hali belirgin olan yakınmalar. Bağırsaklarınızda probiyotik azlığı ve kandida fazlalığı varsa ABD’li ünlü Dr. David Perlmutter’in Brain Maker adlı kitabında sayısız makale desteği ile kanıtladığı gibi beyin fonksiyonlarında inanılması zor değişiklikler olmakta. Hafızanız zayıflıyor, empati yapma yeteneğiniz azalıyor, hesap kitap yapma yeteneğiniz azalıyor.
2. B12 Vitamin Eksikliği
İkinci olarak karşılaştığımız durum B12 vitamini eksikliği. Klasik olarak tıp kitaplarında B12 eksikliğinin 5 ana bulgusundan bahsedilir ve adına 5 P bulgusu denilir (kan eksikliği, sinir uçlarında iltihap, kas ve eklem ağrıları, görme yakınmaları, hücre yapımında azalma). Kötü beslenmenin yanında adını mide koruyucu olarak adlandırdığımız ilaçlardan da bol kullanıyorsak o zaman B12 eksikliği daha da erken karşımıza çıkabiliyor. Unutkanlık, sınavlarda başarısızlık, halsizlik, sürekli bir yorgunluk hali ve dinlenme ihtiyacı, soluk bir cilt en sık gördüğümüz belirtilerdendir.
3. D Vitamini Eksikliği
Üçüncü olarak karşılaştığımız durum D vitamini eksikliğidir. D vitamini bulunmadan yıllar önce atalarımız güneş girmeyen eve doktor girer derdiler zaten. Soğuğa karşı hassasiyet, kolay kırılan tırnaklar, kas ve eklem ağrıları, bitkinlik, depresif ruh hali, nedeni bilinmeyen tansiyon yükselmeleri ve de en önemlisi sık sık grip, nezle hallerinde bu vitamin eksikliği karşımıza çıkabilmektedir.
4. Omega 3 Yetersizliği
Dördüncü olarak karşımıza çıkan eksiklik ise Omega-3 yetersizliğidir. En fazla dikkati çeken durum cilt, tırnak ve saç belirtileridir. Artmış kulak kiri, kuru ve pul pul dökülen cilt, cansız saçlar, sık sık grip, nezle olma, aşırı susama ve idrara çıkma, sabahları zor uyanma, değişken ruh hali, eklem ağrıları, kolay kilo alma ve görme sıkıntıları omega-3 eksikliğinin belli başlı belirtilerindendir. Gebelikte var olan omega-3’ün bebeğe aktarılması ve bunun sonucunda annede yeterli omega-3 kalmaması doğum sonu depresyonunun önemli nedenlerinden birisidir ve ciddi sonuçlar doğurabilir.
Her gün; kendi yazgımızı kendimiz yazıyoruz, kendi taIihimizin kumaşını kendimiz dokuyoruz. GençIer hataIarınızdan doIayı, bir gün anneniz babanız sizi affedebiIir; fakat bir hâkim vardır ki o unutmaz, o mutIaka her şeyi yazar ve günün birinde hesap sorar. WiIIiam James.