AA muhabirinin sorularını yanıtlayan Okumuş, bayi sayısının artışındaki en büyük nedenin Büyükşehir Yasası’nın yürülüğe girmesinin ardından, kilometre tadili uygulamasının ihlal edilmesi olduğunu belirtti.
Okumuş, “Türkiye’de akaryakıt bayi enflasyonu var, ama asıl bayi sayısından daha önemli sorun ana dağıtım şirketlerinin fazlalığıdır. Türkiye’de 90’a yakın ana dağıtım şirketi var. Esas problem buradan kaynaklanıyor. Dağıtım şirketlerinin kurulmasındaki koşullar yeniden gözden geçirilmeli. Birçok yerde dile getirdik ve görüşmelerde tekrarlıyorum. Ana dağıtım şirketlerinin birinci koşulları, olmazsa olmazı ‘en az 50 istasyona sahip olmasıdır’ diye düşünüyorum” ifadesini kullandı.
Akaryakıt sektöründe irsaliye ile sevkiyatın kesinlikle yasaklanması gerektiğini öne süren Okumuş, “Akaryakıt tankeri çıktıktan sonra mutlaka faturasının kesilmesi ve bunun herhangi bir mücbir sebep dışında iptal edilmemesi, değiştirilmemesi kuralının getirilmesi lazım. Bu birçok şeyi düzenleyip, kayıt dışılığı da önleyecektir” diye konuştu.
ÖTV’siz yakıtlara da mutlaka vergi iadesi sisteminin getirilmesini isteyen Okumuş, şunları söyledi:
“ÖTV’siz yakıtı verme yetkisi dağıtım şirketlerine ait, bayi sadece nakliyesini yapabiliyor. Buradaki uygulamada da mutlaka bunun karneyle değil, tüketim karşılığı vergi iadesi sistemine geçilmesi gerekiyor. Örnekle, bu ürün nerede kullanıldıysa örneğin denizde, ne kadar balık yakaladığını beyan edecek ve bu beyan karşılığında iade alacak. ÖTV’siz yakıt yat, tekne ve amacının dışında kullanılmamalı.”
EPDK’nın yaklaşımı
Enerji Piyasası Düzenleme Kurumu (EPDK) yetkilileri ise fatura ve irsaliye konusunun Maliye Bakanlığını ilgilendirdiğini, bunun ciddi bir sorun olmadığını, kaçağın bulunmadığını, faturalandırma yanlışı yapıldığı yönünde bilgiler aldıklarını belirterek, bununla ilgili Maliye Bakanlığı ile koordinasyonun sürdüğünü kaydetti.
Yetkililer, ana dağıtım şirketleri arasında sektörde yeni bir konsolidasyon bekleyip beklemedikleri konusuna ilişkin de şu değerlendirmelerde bulundu:
“Ekonomide şirketler dinamiktir, konsolidasyonlar gerileme de ilerleme de olabilir. Tamamen piyasanın dinamizmine bakarak karlılıkla orantılı bir durum. Bu tip konsolidasyonlar olmalıdır, olacaktır da. Statik bir piyasanın olması mümkün değil, şirket evlilikleri lisans sonlandırmaları da normal. Eğer teknolojisi geride kalmışsa verimsiz hale gelmişse piyasadan çekilecek. Diyelim ki bir şirket piyasadan çıkıyor, onu da bir başka şirket alıyor. Satın alan şirket daha çok büyümek söz sahibi olmak için imkan görmese böyle bir girişimde bulunmazdı.”
EPDK Başkanı Mustafa Yılmaz da konuk olduğu AA Enerji Masası’nda, akaryakıt şirketleri ve bayilerin 46-47 kuruşlara çıkan ciddi bir kar marjı bulunduğunu belirterek, bu miktarla tüm dağıtım şirketlerinin hem yatırımlarını yaparak hem işletme giderlerini karşılayarak, ciddi kar elde edebileceğini ifade etmişti.