Belçika’nın başkenti Brüksel’de gerçekleştirilen AB Liderler Zirvesi’nin 3. Gün oturumları başladı.
Zirve girişinde açıklamalarda bulunan AB Dönem Başkanı Almanya’nın Başbakanı Angela Merkel, tarafların çok farklı duruş sergilediklerine işaret ederek “Bugün hiçbir sonuç alınamayabilir.” değerlendirmesinde bulundu.
Şimdiye kadar kurtarma fonunun boyutu, yönetimi ve şartları gibi çeşitli konuları ele aldıklarını aktaran Merkel, “Bugün müzakerelerde belirleyici olacak 3’üncü güne giriyoruz. Bir çözüm olup olmayacağı konusunda net bir şey söyleyemem.” ifadelerini kullandı.
Fransa Cumhurbaşkanı Emmanuel Macron da “Kurtarma fonunun boyutu, diğer konulardaki anlaşmazlıklar ve farklı hassasiyetlere rağmen önümüzdeki saatlerde bir uzlaşı sağlamalıyız. Anlaşmanın mümkün olduğuna inanıyorum.” diye konuştu.
Zirve hakkında
AB Konseyi Başkanı Charles Michel’in başkanlık ettiği zirveye, üye 27 ülkenin devlet veya hükümet başkanları ile AB Komisyonu Başkanı Ursula von der Leyen katılıyor.
Zirvede, salgının ekonomik etkilerine karşı hazırlanan toplam 750 milyar avroluk ekonomik kurtarma programı ile yaklaşık 1 trilyon avroluk AB’nin 2021-2027’deki bütçesini belirleyecek “Çok Yıllı Mali Çerçeve” taslağı müzakere ediliyor.
Liderler, kurtarma programının boyutunu, içerisindeki hibe ve kredilerin miktarını ve bunlar için uygulanacak denetim mekanizmasıyla koşulları ele alıyor.
AB’nin 2021-2027 dönemi bütçesini de müzakere eden liderler, bütçenin boyutunu, harcama alanlarını ve üye ülkelerin gelecekteki bütçeye ne oranda katkı sağlayacaklarını tartışıyor.
Üye ülkelerin oy birliğiyle belirlenecek kurtarma paketi ve gelecekteki bütçe konusunda anlaşma sağlanması için AB ülkeleri arasında zorlu müzakereler gerçekleşiyor.
Tartışmalar
AB ülkeleri içinde “Tutumlu 4’lü” olarak adlandırılan Hollanda, Danimarka, İsveç ve Avusturya, özellikle kurtarma programındaki hibeleri soğuk karşılıyor.
Bu ülkeler, ihtiyaç duyan AB ülkelerine “koşullu” biçimde kredi verilmesini ve bunların ileride geri ödenmesini istiyor.
Söz konusu ülkeler, hibe verilmesi durumunda sıkı bir denetim mekanizması talep ediyor.
Macaristan ve Polonya, AB fonlarının hukukun üstünlüğü şartına bağlanmasına soğuk bakıyor. Böyle bir durumda bütçe ve kurtarma programını veto etmeyi planlıyor.
AB bütçesi ve kurtarma programına ilişkin karar, üye ülkelerin AB Konseyindeki oy birliği ve Avrupa Parlamentosu (AP) onayıyla alınıyor.