Yapılan açıklamada pandemi sürecinde kulüplerin hiçbir maddi talepte bulunmadığı belirtilerek, “89 2. ve 3. Lig kulübünün temsilcisi olarak 17 Mart 2020’de Türkiye’de 18 vaka varken başlayan pandemi sürecinde gerek birliğimiz gerekse kulüplerimiz örnek alınacak bir duruş göstererek devletinin ve Türkiye Futbol Federasyonunun yanında hiçbir talepte bulunmadan sürece destek vermiştir” ifadeleri kullanıldı.
Kulüplerin büyük bir çoğunluğunun son 6 haftanın oynanmaması yönündeki taleplerinin yok sayıldığının vurgulandığı açıklamada, şu görüşlere yer verildi:
“100 günlük pandemi sürecinde hiçbir maddi talepte bulunmayan kulüplerimiz spor kamuoyuna bir demokrasi dersi vererek üç kez 89 kulübü kapsayan bir eğilim yoklaması yaparak TFF’nin karar mekanizmasına destek olmuştur. Kulüpler ile yapılan oylamalarda sürekli artan imkansızlıklar sebebiyle son altı haftanın oynanmaması yönünde kulüplerimiz ciddi bir irade koymuştur. Tüm senaryolar TFF’nin önüne kulüplerimizin talebi olarak aynı Süper Lig ve TFF 1. Lig gibi konmuştur. Kulüplerimizin yüzde 90’ı oynamamayı tercih ederken Play-off ile diğer seçenekleri TFF’nin takdirine bırakmıştır. Burada son ana kadar oynanmama kararının çıkmasını beklerken, bazı sebepler ile 18 Temmuz 2020 itibarıyla maçların oynanması yönünde açıklama yapılması yüzde 90 oranında irade ortaya koyan kulüplerimizi yok saymıştır.”
“TFF’nin haklı ve mantıklı talebimizi bir kez daha gözden geçirmesini önemle rica ediyoruz”
Kulüplerin pandemiden korunmak için fiziki şartlara sahip olmadığı ve yaz sıcağında oynanacak maçların insan sağlığı açısından risk teşkil edeceğinin aktarıldığı açıklamada, şunlar kaydedildi: “Öncelikle kulüplerimizin neredeyse tamamı pandemiden kendilerini ve futbolcularını koruyacak fiziki şart ve imkanlara sahip değildir. Müsabakaların tamamının temmuz ve ağustos sıcağında saat 16.00’da oynanacak olması ciddi risk teşkil edecektir. Statların çoğunda ışıklandırma olmaması ve sentetik sahalarda gündüz maçları insan sağlığını tehdit edecek boyutta risk oluşturmaktadır. 1 Temmuz’da başlayacak transfer dönemine istinaden oluşacak transfer piyasası haksız rekabete sebep olacaktır. 2. Lig’den 1. Lig’e çıkacak takımlara hazırlık, yabancı transferi, Passolig ve gerekli fiziki şartlar için yeterli zaman kalmamaktadır. Kısa bir hazırlık dönemi ile takımlarımız temmuz sıcağında haftada bir maçı yıpranarak da olsa oynayabilirler ancak gerek seyahat şartlarının zorluğu gerekse birçok sahanın sentetik olması haftada bir deplasmanlı maç oynarken ciddi sakatlıklara yol açacaktır. Maçlardan iki gün evvel test yapılması, tek kişilik odalarda konaklama, sosyal mesafe ile çift otobüs seyahatleri 2. ve 3. Lig’de hayalden öteye geçemez. TFF’nin hazırlamış olduğu müsabaka protokolü gereği 89 kulübün haftada 90 bin test yapma zorunluluğu ve bu testlerin maliyeti de söz konusudur. Altı haftada oynanacak lig ve üstüne Play-off maçları 2020-21 sezonu programının ancak ekim başı başlamasına izin verecektir ki, bunun geç bir sezon başlangıç tarihi olduğu görüşündeyiz. Bu takviminde sporcu sağlığı yönüyle kısaltılma şansı hiç yoktur. 2. ve 3. Lig Kulüpler Birliği olarak tekrar ediyoruz; artan Kovid-19 riski ve içinde bulunduğumuz yetersiz fiziki ve maddi şartlardan dolayı kalan sürede maçların öncelikle insan sağlığı açısından büyük risk teşkil ettiğini, bu sebeple Sağlık Bakanlığı ve Bilim Kurulunu göreve davet ederken TFF’nin haklı ve mantıklı talebimizi bir kez daha gözden geçirmesini önemle rica ediyoruz. Bu noktada kararın değiştirilmesi için kulüplerin demokratik çoğunluğunun net talebi yönünde liglerin oynanmadan sonlandırılmasını, insan sağlığı ve kulüplerin pandemi dolayısıyla yaşadığı maddi kayıplar göz önünde bulundurularak ivedilikle talep ediyoruz.”