Bursa Devlet Tiyatrosu (BDT), 1 Ekim’de başlayacak yeni sezonda 55 yıldır sahnelerin vazgeçilmezi olan Haldun Taner’e ait “Keşanlı Ali Destanı” ile sanatseverlerin karşısına çıkmaya hazırlanıyor.
Haldun Taner’in “Gecekondu ortamında bir kahramanlık mitosunun parodisi” olarak nitelediği oyunun provaları, Ahmet Vefik Paşa Sahnesi’nde sürüyor.
BDT Sanat Yönetmeni ve oyunun başrol oyuncularından Arzu Tan Bayraktutan, AA muhabirine yaptığı açıklamada, Keşanlı Ali Destanı’nın, metni, hikayesi, müzikleri ve mesajlarıyla hep zirvede kalacak bir eser olduğunu söyledi.
Oyunun, Türk tiyatrosunda çok önemli bir eser olduğunu vurgulayan Bayraktutan, şöyle konuştu:
“Müziğiyle, anlatımıyla, konusuyla tam 55 yıldır zirvede bir oyun. İlk sahnelendiği tarih olan 1964 yılından bu yana zirvede kalmayı başarmış bir eser. Mesajları ve müziğiyle bir başyapıt. BDT olarak, Haldun Taner ve Keşanlı Ali Destanı ile Bursalı tiyatro izleyicisini buluşturmayı kendimize bir ödev bildik. Bursalı tüm tiyatroseverleri, sanatseverleri Sineklidağ’a bir gecekondu mahallesine, bir kahramanlık parodisine davet ediyorum.”
“Bursalıların da eserimizden mesajlar alacağı çok şey var”
Oyunun rejisörü Bora Özkula da Keşanlı Ali Destanı’nın BDT’de ilk kez sahneleneceğini anlattı.
Bu kadar önemli bir eseri sahneye koymanın, Bursa’ya armağan etmenin ve seyircilerle buluşturmanın heyecanını yaşadıklarını dile getiren Özkula, “Çok güzel bir ekibimiz var. Çok güzel çalışıyoruz ve en kısa zamanda seyirciyle buluşmayı arzu ediyoruz. Seyirciyle buluşunca tiyatro zevkini Haldun Taner’in Keşanlı Ali Destanı ile taçlandıracağız.” dedi.
Özkula, Keşanlı Ali Destanı’nın, Türk tiyatrosunun olduğu kadar dünya tiyatrosunun da bir klasiği olduğuna dikkati çekti.
İngiltere için William Shakespeare neyse Haldun Taner’in de Türkiye’de aynı anlamı ifade ettiğini söyleyen Özkula, şunları kaydetti:
“Keşanlı Alı Destanı’nı sahneleyebilmek ve onu sahnelere çıkarmak, çok büyük bir sürpriz ve olaydır çünkü her boyutuyla büyük bir eserdir. Haldun Taner oyununu yazarken o günkü 1960’lı yılların Türkiye’sini ele alarak yazmış. İşin doğrusu, bugünlerden de çok farkı olmayan, bugünlere de cümleleri olan çok önemli bir oyun. Tabii rejisör olarak, grup ve ekip olarak öne çıkarmak istediğimiz şeyler var. Bunlar; Bursa’da da yukarı ve aşağı mahalleler olduğu, Bursa’da da gecekondu ve şehirli bölgesi olduğu. Bursa’ya söyleyecek, Bursa’nın insanlarının da kulak vereceği ve eserimizden mesajlar alacağı çok şey var. Gönlümüzü, kalbimizi ve duygularımızı verdik, oyunculuğumuzu ve yönetmenliğimizi kattık, dilerim Bursalılar mutlu olur.”